Bu yazıyı Ramazan ayının ilk günü yazmaya başlamıştım ama bitirip yayınlamak bugüne kısmet oldu...
Ramazan ayının gelmesi ile birlikte evleri de bir güzel yemek kokuları sardı... Çoğu evde Ramazan hazırlıkları çoktan tamamlandı, tarhanalar karıldı, salçalar hazırlandı, makarnalar kesildi ve yufkalar yapıldı...
Hani hep denir ya "nerede o eski Ramazanlar" diye, bugün bende söyledim. Ramazanda eş dost, akraba, komşu ve arkadaşlar hep bir araya gelinir, iftar yapılırdı. Evlerde çok sık yapılmayan özel ve zahmetli yemekler Ramazan'ın şerefine yapılır, uzun zamandır görmediğiniz sevdiklerinizle hem hasret giderilir hemde keyifli sohbetlerle bu güzel yemeklerin tadına varılırdı. Hatta zaman zaman iftardan sonra öyle koyu sohbetler olurdu ki sahur da yine aynı misafirlerle birlikte yapılırdı.
Sanırım bugün içimdeki burukluğun sebebi de bütün bunları özlemiş olmam... Bu ara evde eşim ve ben varız. Eşimin ailesi Bilecik ve Adapazarı'nda, benim ailem ise yazları Balıkesir'de oluyor. Yani bu Ramazan ikimiz başbaşa kaldık ve ev her zamankinden daha sessiz geliyor bana....
Anneannemi 1993 yılının sonunda kaybettik, o zamana kadar Ramazan ayı ve özellikle bayramlar bizim evde çok kalabalık geçerdi. Ailenin büyüğü anneannem olunca herkes onu ziyarete bize gelirdi, kabul ediyorum annem çok yorulurdu ama her zaman da bundan çok büyük keyif aldığını söylerdi.
Anneannaemi her zaman çok özlüyorum ama bugün bana çok daha ağır geldi...
Herkesin tüm sevdikleri ile birlikte hayırlı ve kocaman kalabalık iftar sofralarıyla şenlenmiş Ramazanlar geçirmesini diliyorum..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder